
Ben okumaya ilk cocuk masal kasetleriyle basladim...Henuz okumayi ogrenmemistim o zamanlar. Babamin bana aldigi masal ve oyku kasetlerini dinlerken, hayal alemlerinde sozcuklerde gezindim once. Nasil yazildiklarini bilmeden, dinledigim oykulerin resimlerini dusleyerek. O siralar hep babamin kalin kitaplarini kurcalar, onun ilgisinin benden o kitaplara dogru kaydigi zamanlarda garip bir kiskanclik da beslerdim o sari sayfali seylere. Hatta daha da ileri gider, bazi kiskanclik krizlerinde uzerlerine resimler cizerdim. Benim delirmeye basladigimi goren babam okula gitmeden okumayi ogretmeye karar verdi. Bu biraz da sanirim gittikce rahatsiz eden merakimi ve sorularimi azaltmak, ilgimi baska bir seye yonlendirmek icin bilincli atilmis bir adim da olabilir. Cin Ali, Burak cocuk safhasini bir an once atlayarak "asil kitaplar" defterini hic kapatmamak uzere actim, sanirim 6 yasindaydim. O gunleri dusundugumde iste hep Behrengi ve benim hayatimin daha o yasta donum noktasi olan kitabi Kucuk Kara Balik gelir. Kucuk Kara Balik'i okuduktan sonra bir daha hic eskisi gibi olamadim. Garip bir huzunle bitirmistim kitabi. Sonrasinda Behrengi'nin diger kitaplari geldi...Ulduz ve Kargalar, Bir Seftali Bin Seftali ve Kucuk Kirmizi Balik. Kucuk Kara Balik bulundugu sazliktan memnun olmayip, nehrin sonunu, denizi deli gibi merak eden kucuk bir baliktir. Bir gun oralardan uzaklasip baska dunyalari, okyanusu gormek ister. Etrafindaki herkes dalga gecer onunla, nasil olur da kucuk bir kara balik cesaret edip de uzaklara gitmek ister, bu binlerce kardesiyle yasadigi kucuk yer neyine yetmiyordur. Ama kucuk balik kafasina koyar bir kere, ve bir daha hic donmemek uzere evinden uzaklasir. Kitap onun basindan gecen maceralari anlatir. Sonunda kucuk kara balik'in evine bir daha donmedigini animsiyorum. Mutlu sonla biten cocuk kitaplarindan farkli olarak, sonunun boyle belirsiz olmasi kitabi basli basina farkli kiliyor. Benim de yasamim boyunca denizi, okyanuslari kovalamamin nedenidir diye dusunuyorum kucuk kara balik. Bir de kitabin arka sayfasinda Behrengi'nin bir irmakta bogularak oldugunu okudugumda ilk defa olumle tanismistim o yaslarda. O zmandan sonra hangi kitabini okursam okuyayim hep garip bir huzun kaplamistir icimi.
Behrengi, Iranli bir ogretmen, cocuk hikayeleri ve halk masallari yazari, arastirmaci ve derleyici. Ogretmen okulundan mezun olduktan sonra koy okullarinda ogretmenlige baslar. Ogretmenlik yaparken bir yandan Tebriz Edebiyat Fakultesi'nde Ingiliz Dili ve Edebiyati Bolumu'ndeki derslere devam eder. Bu donemde halk masallarini toplar, masallar yazar. Donemin egitim sistemini elestirir, yazilar yazar, cozumler uretmeye calisir ve bir yandan da baskici yonetimle savasir. 1968 yilinda Aras irmaginda bogularak can verir, olumu suphelidir. Tipki kucuk kara balik gibi...Onu bir daha goren olmadi...
No comments:
Post a Comment