
Son birkac yildir donup donup dinledigim albumler var. Son zamanlarda yine o eski albumleri karistirip ortaya bir iki Cat Power, Ben Harper, Feist hatta Damien Rice bile ativerdim. Eskiden muzik dinlerken baska birsey yapmayi muzige saygisizlik sayardim. Simdi muzik dinlemeden herhangi birseye konsantre olamiyorum. Son gunlerde tez sancilari bana Emma Shapplin bile dinletti, Spente le Stelle'yi sozlerini anlamadan gerile gerile dinliyorum. Beni bu opera vari sesler, sopranolar vs garip bir bicimde sinirlendirir. Albumun ortalarina geldigimde, arastirma methoduyla cebellesiyordum ki birden beynime kan sicradigini farkettim sinirden...Hep Emma Shapplin'in sucu. Iste ben boyle muzikle enteresan ruhsal baglar kurarim sayin okuyucu. Hava kapaliysa ornegin, yagmur ha yagdi ha yagacaksa, mutlaka Portishead'in Strangers albumunu bastan sona dinlerim, iyice bunalayim, icim sikilsin, mutsuz olayip diye. Hava ruzgarliysa kesinlikle bir iki Radiohead dinlerim...Hail To The Thief ya da In Rainbows albumlerini. Radiohead beni heyecanla karisik bir belirsizlige surukler hep. Spor yaparken kosuyorsam kesinlikle The White Stripes albumlerini dinlerim. Baska turku sikilirim, kosamam...illa muzik de benimle kosacak. Hatta sarki ritmlerini kosu ritmlerine uygun secerim ki sirayla ritmim hizlansin yavaslasin. Gol kenarinda yuruyuse cikmissam Haris Alexiou dinlerim. Burada idare etigimiz ufacik su birikintisi yunan melodileriyle egeyi hatirlatir bana...hafif bir de ruzgar eslik ediyorsa yuruyuse beni kimse tutamaz Ames'ta Izmir sahil havasi estiririm. Son zamanlarda araba surerken hep Lily Allen dinliyorum. Beni eglendiren son zamanlarin yegane albumlerinden. Cuma aksami arkadaslarla disari cikmadan once bir iki Katie Melua parcasi dinlerim Piece by Piece albumunden. Evde hicbirsey yapasim yoksa, gozlerimi kapatip Isobel Campbell & Mark Lanegan'in Ballad Of The Broken Seas albumunu acarim, hayallere dalarim, arada da uyuklarim. Dusa girip sarki soylemek istiyorsam Tori Amos'un butun sarkilarini ezbere bildigim The Beekepers albumunu acarim. Herhangi bir erkek kisisine sinirlenmissem Ani DiFranco'nun Knuckle Down albumunu atarim hemen playera. Karisik sakin birseyler istiyorsam evde yemek yaparken, Garden State filminin sountract albumunu dinlerim. Ya da yemek yaparken arada oynamak istiyorsam hemen Muammer Ketencioglu'nun Ayde Mori albumunu eklerim muzik listesine. Vokali olan herhangi bir muzikle okudugum kitaba konsantre olamam. Son zamanlarda elimden dusurmedigim Orhan Pamuk'un Istanbul kitabini Erkan Ogur'un Hic albumu esliginde okuyorum, gayet guzel eslik ediyor Istanbul hatiralarina.
Yollarda amacsiz yururken Kazim Koyuncu albumunu acarim hemen. Vira albumu beni hem heyecanlandirir, gecmise goturur, arada huzunlendirir, kimi zaman costurur. Yururken adimlarimi arada horon adimlarina ceviririm, kimse farketmez. Ondan sikilinca hemen Brezilya'dan klasik Forro nagmelerinin oldugu toplama bir albumu acarim. Yuzume kocaman bir gulumseme yerlesir...
Ben muzikle durmadan salinirim iste.
No comments:
Post a Comment