Thursday, December 01, 2005

Sarcasm

Sözcük incelemek keyifli şey. Kökenini, tarihini ve kullanım alanlarını öğrenerek sözcüğün yaşam alanına girer insan, onun havasını solur. Son günlerde özellikle Pink Floyd’un “Another brick in the wall” adlı güzide eserinde geçen “sarcasm” sözcüğü aklıma takıldı. (-No dark sarcasm in the classroom-) Nedir, ne değildir araştırmak istedim. Dilimizdeki karşılığını merak ettim, sözcüğün “dokunaklı alay” ya da “acı söz” olarak çevrildiğine tanık oldum. Sıfat hali yani “sarcastic” ise “alaycı, ironik, müstehzi ve iğneleyici” olarak çevrilmiş.

Sözcüğün kökeni Latincede “sarcasmus” tan gelir. Sarcasmus daha sonra sarkazein ve sarkasmos olarak evrilmiş. Sarkazein öfkeyle dudakları ısırmak, kökü sark-sarx “bir insanın etinden bir parça kesmek” demekmiş.

Sarcasm nükte ve alayın düşük bir formuymuş aslında. 1983’te yayınlanan Leonard Rossiter’in “The Lowest Form of Wit” eserinde “sarcasm”ın tarihçesi, kuralları ve örnekleri yer almış.

Sarcasm içinde alaycılık barındırır, bir durumu ya da bir şeyi ince alaya almaktır. Sarcasm ve ironi sıkça birbirinin sinonimi olan kullanılan sözcüklerdir. Oysa pek de öyle değilmişler aslında. İronide sözcük anlamı ve verilmek istenen anlam farklı olarak dile getirilmekte oysa sarcasm alaycı bir ifadeye niyet etmektedir. Bu durumda sarcastic olmadan ironik olmak, yine ironik olmadan sarcastic olmak mümkündür.

Sarcasm elektronik ortamlarda yapılırsa yanlış anlamalara çok uygunmuş sayın izleyiciler. Çünkü sarcasm doğasında ses tonunundaki iniş çıkışlarının kendisine verdiği anlamları içerir. Yani sarcastic olurken konuşmamız, ses tonumuz ve mimiklerimiz de işin içine girer. Özellikle internet iletişiminizde sarcastic olmak istiyorsanız sözcüklerde italik, koyu ya da altı çizili özellikleri kullanmanız tavsiye ediliyor. Örneğin –Dehşet güzel olmuş. İngiltere’de televizyon kanallarında İngilizce alt yazı seçeneğinin mevcut olduğunu görünce çok şaşırmıştım. Duyma sorunu olanlar için bu özellik neredeyse bütün programlarda vardı, canlı yayınlarda bile, biraz geç de olsa altyazılar çıkıyordu. Ben de dilimi geliştirme hevesinde olduğum için takip ederdim altyazıları, ki kimi zaman bazı cümlelerin sonunda parantez içinde ünlem işareti olurdu (!), bu da o cümlede ironi ya da sarcasm yapıldığında konulurmuş.

Sarcasm salt konuşmayla değil vücut hareketleriyle de ifade edilir. Örneğin bir maçta David Beckam hakemin aldığı bir karardan sonra kendisini sarcastic sarcastic alkışlamış utanmadan, sonra da bu ayıp hareketinden dolayı kırmızı kart görmüş. Bakınız: http://news.bbc.co.uk/1/hi/magazine/4384734.stm

Sarcasm konusunda uzman olup milletin kolunu bacağını kesmek istiyorsanız “Sarcasm Society” nin verdiği “How to be sarcastic” derslerini almanızı öneririm. Derslere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
http://www.sarcasmsociety.com/howtobesarcastic/

Son olarak sarcasm dozunda kullanıldığında keyiflidir diyebilirim. Birinin size "Bravo, ne kadar da zekisin" dediğinde aksini kastetmesini istemezsiniz değil mi? Tomkins'in de belirttiği gibi sarcasm acı biber gibidir. Dozunda attığınızda tad katar, kendini belli eder, ama çok da acı çektirmez. Ama dozunu kaçırdığınızda kırıp döker ortalığı, acıtır, tadı ne içseniz ne yeseniz geçmez. Soda da fayda etmez yoğurt da. Rica ediyorum dark sarcasmdan kaçınalım ve ünlemleri doğru yerlere koyalım. (!)

No comments: